Jean-Jacques Rousseau as the Newton of Kant’s Ethics

Bu çalışmanın temel amacı Aydınlanma döneminin iki önemli ismi olan Immanuel Kant ve Jean-Jacques Rousseau’nun görüşlerindeki yakınlık Kant’ın Rousseau’ya çok şey borçlu olduğu fikrini, Rousseaucu bir mirasın izlerinin en belirgin alanlardan biri olarak etikte temellendirmektir. Rousseau bakış açılarındaki benzerlik Rousseau'nun üzerindeki etkisi sık dile getirilmekle birlikte bu etki –Rousseau’nun etikten ziyade eğitim politika ile öne çıkmasından dolayı olsa gerek– daha alanlarında ele alındığı için etik anlamda alternatif çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu söyleyebiliriz. Esasen hem etiği de eğitimi kapsayacak şekilde insanlık fikrine karşılık gelir. Çünkü “insan nedir?” sorusu tüm felsefelerin sorusudur. Ayrıca Romantik, doğalcı akımın temsilcisi akıl yerine derindeki duygu vicdana başvuran Aydınlanma’nın felsefesindeki mekanizm determinizm insan özgürlüğü, sorumluluğu ahlaksal dünya arasındaki çatışmada aynı tarafta yer alarak felsefe karşısında ahlaka, teorik pratik akla öncelik vermeleri böylesi temellendirmenin gerekçesini oluşturmaktadır. bağlamda çalışmada Rousseau’nun, her ismin etiğinin belli kavramlarından hareketle ortaya konulmaya çalışılmıştır. Doğal-uygar ayrımı, özgürlük, irade, genel kategorik buyruk, amaçlar krallığı, onuru eşitliği bağlantıda çıkan kavramlardır. kavramlardan özellikle bazıları özdeşleşmiş kavramlar olup onun Batı tartışmalara katkıları bağlamında değerlendirilir. Böyle değerlendirmeye rağmen kavramların çıkmasındaki katkısını üzerinden ifade etmek önemlidir. doğrultuda ilk kısmı girişte Avrupa’da büyük hareket görülen İngiliz ahlakçılarının doktrinlerinin öğretilerinin, ahlak konusundaki görüşlerinde ne denli etkili tespit edilmeye çalışılmaktadır. Çalışmanın ikinci kısmında ise etiğindeki vurgulandığı gibi, ahlâkî yaşamının Newton’u nitelendirilmesi temellendirilmeye zeminde ahlak, doğasının birliğini kuran şeyi çıkarmasına bağlı için, yani insanın varlık anlaşılması gelişiminin açıklanması yönlü özelliklerinin dikkatli incelemesine duyduğu keşifle şekillenen doğası tasarımından verilmeye İnsan tasarımında da doğa uygarlık ayrım, mükemmelleşme, unsurlar çıkar. üçüncü arasında çıkarılması biraz zor benzerliğe, etiğinde mesele kötülük problemine yine bakılmaya Sentetik tavırla doğal insandan yola uygarlığın, düşüşüne gelmesine kötülüğün açıklaması verilmesine gibi aklın toplumsallığın gelişimine bağlanmasına temas edildiği zamanda analitik ilerlemeci yaklaşım sergilerken Rousseau’da özgürlüğün sonucu görülmesine değinilmiştir. Kant’ın, kendimize yasayı vererek özgür olduğumuzu dolayısıyla kişi olacağımızı söylerken Rousseau’yu takip edişi vurgulanmıştır. çalışma boyunca eserleri merkezi referans alınırken alan isim etkiye vurgu yapan ikincil eserlerden yararlanılmaya